Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

25 Ekim 2012 Perşembe

Bir Bayram Sabahı' na Daha Uyanmak

Merhabalar,
Öncelikli olarak herkesin bayramını en içten dileklerim ile kutlar, aileniz ve sevdiklerinizin yanında geçen nice güzel bayramlar dilerim.
Merak etmeyin, şunu belirteyim; yazım kesinlikle "Nerede o eski bayramlar?" geyiği içermemektedir. :D
Sözü fazla uzatmadan sadede gelelim.
Bayramlar insanların birbirlerine karşı iyi dileklerini belirttiği, gençlerin büyüklerini hatırladığı ve onları mutlu ettği, paylaşımın, dostluğun tavan yaptığı, çocukların şen kahkaha sesleri ile sokaklarda dolaştığı bir gündür.
Bu günlerin kıymetini bilmeyenler ve bu günleri tatilden ibaret görüp, eşi, dostu, akrabasını hiçe sayarcasına tatile gidenlere diyebileceğim tek şey şu, "Biz atadan böyle mi öğrendik?".
Belki onlar doğru yapıyor ve bayramın tatil olduğunu düşünüyor.
Yada benim gibi düşünenler çok eski kafalı ve bayram ruhunu hala yaşatmaya çalışıyoruz.
Burada aslında topu siz okuyucularıma paslamak geliyor içimden, kişisel ve samimi görüşlerinizi merak etmiyor değilim. Ulaştırırsanız sevinirim.
Yazının başlığı konusunda anlatmak istediklerim var aslında.
Dün sohbetinden çok hoşlandığım bir arkadaşımla mesajlaşıyorduk (Gerçek sohbetin yerini hiçbir zaman tutmaz tabi. ) kendisi bana bayram sabahı kahvaltı planından bahsettiğinde ona gönderdiğim cevap şu oldu. " Benim için bayram sabahı, aile ve sevdiklerinizle yaptığınız kahvaltıdır." Bu mutluluğun yerini hiçbirşeyin tutmadığını düşünüyorum.
Allah kimseyi sevdiklerinden uzakta bir bayram kahvaltısı yapmaya zorlamasın.
Bizim ailede gelenektir. Erkekler sabah namaza gider, annemde sağolsun bizim arkamızdan muazzam bir sofra hazırlar.
Erkekler eve simit alıp gelmek zorundadır bu arada :D.....
İşte bu yüzden Allah kimseyi ailesinden, sevdiklerinden ayırmasın. Bayram ruhunu doya doya yaşamayı nasip etsin.
Bir diğer bahsetmek isteediğim olay şu,
Bayram sabahı bir arkadaşımdan attığım bayram mesajına geri dönüş aldım. beni belki de bu yazıyı yazmaya iten ana sebep bu mesajdır.
Arkadaşım benim "Yenilenebilir enerji" ile ilgilendiğimi bildiği için geri dönüş mesajında şu ifadeleri kulanmış" Yeşil ve yenilenebilir bayramlar"
Burada asıl sizin dikkatinizi çekmek istediğim nokta, "Yenilenebilir Bayram" kavramı.
Bayramlar sürekli kendilerini yenileneyebiliyor, ama biz insanoğlu hiçbir zaman kendimizi yenileyemiyoruz.
İşte o zamanda şu meşhur soru ortaya çıkıyor " Nerede o eski bayramlar?" Bayram hiçbir zaman eskimedi, veya kaybolmadı. Kaybolan eskiyen, düşünce yapısı gerileyen ve birbirinden bıkan biz insanlardık.
Kıssadan hisse,
Yazımı burada sonlandırayım bugünlük.
Tekrar nice güzel bayramlar dilerim.
Kavurma yaparken ete tuzu en son atın ki et sertleşmesin :D
Afiyet olsun.
Görüşmek üzere.
Sevgiler, Saygılar.


TEKE O.